AK Parti Eskişehir Milletvekili ve Avrupa Kurulu Parlamenterler Meclisi (AKPM) Üyesi Emine Parıltı Günay, Dünya Demokrasi Forumu’na katıldı.
Günay’ın bağlantı ofisinden yapılan yazılı açıklamaya nazaran, AKPM Üyesi Günay, Fransa’nın Strazburg kentinde “Demokrasi, yeni umut mu?” temasıyla düzenlenen forumda 195 ülkeden temsilciler, parlamenterler, sivil toplum kuruluşları ve girişimcilerin yer aldığını belirtti.
Forumda her yıl demokrasi ekseninde bir konunun ele alındığını ve 195 ülkeden katılımcıların çok boyutlu tartışmalar gerçekleştirdiği ifade eden Günay, “Bu yıl ‘Demokrasi yeni umut mu?’ biçiminde bir başlık altında demokrasinin çeşitli tarifleri ve yaklaşımlarını tartışıyoruz. 2 bin yıldan fazla tarihi olan bir demokrasi kavramını bu yüzyılda ve bugünlerde konuşmak ne kadar manalı onu da bir yandan kıymetlendiriyoruz.” ifadesini kullandı.
Günay, forum sırasında paylaşılan bazı araştırma sonuçlarına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Yaşanan pandemi devri ve gerisinden ortaya çıkan sıhhat, besin ve güç krizi ile şu anda ne yazık ki Avrupa’nın ortasında bile şahit olduğumuz jeopolitik güçler savaşı nedeniyle bu krizler daha da derinleşti. Pekala demokrasi bütün bu meseleleri aşabilecek mi, bu krizleri halledebilecek mi? Aslında bu yüzden çok manalı bir husus ve tema. Yalnız şunu da gördük aslında herkesin çok farklı yaklaşımı var. Demokrasi insan hakları mı, hukukun üstünlüğü mü, bir yapısal rejim mi? Bütün bunlar her boyutuyla konuşuluyor. Yalnız burada paylaşılan bir çalışma var. 167 ülkede yapılmış ve burada ülkelerin demokrasi endeksleri ölçülmüş. Buna nazaran, sadece 21 ülkede yani katılan ülkelerin yüzde 6,4’ünde gerçek demokrasi var. Ancak 53 ülkede yani yaklaşık yüzde 39’unda kusurlu demokrasi yani bir biçimde aksayan bir demokratik yapı ortaya çıkmış ve 59 ülkede otoriter rejimin olduğu ortaya çıkıyor. Kriz periyotlarında demokratik sistemin aktifliği tartışıldı.”
İnsan hakları ve ayrımcılık oturumu
Forumun insan hakları ve ayrımcılık oturumuna da değinen Günay, şu ifadeleri kullandı:
“Katılımcıların değişik paylaşımları oldu. Örneğin Afganistanlı bir bayan, ‘Evet demokrasi konuşuluyor insan hakları konuşuluyor ama kimse Afganistan’ı konuşmuyor, herkes Ukrayna’yı konuşuyor’ dedi. Nitekim çok yanlışsız. ‘Orada artık sadece bir insani yardım meselesinin olmadığı, insan hakları ihlallerinin olduğu bir ortamda neden Afganistan görünmüyor?’ dedi. Çok hakikat bir yaklaşım. Demek ki burada Batı’nın adil olmayan yaklaşımını hala görebiliyoruz. Afrika’dan gelen bir diğer iştirakçi ‘Demokrasi nedir?’ diye sordu. Dedi ki ‘Eğer bir vatandaş akşam evine yemek götürebiliyorsa hayatını idame ettirebilecek su kaynağını bulabiliyorsa kime oy verdiği önemli değil. Bunları temin eden herhangi birine oy verebilir. Bu gerçeği de görelim’ dedi. Artık bu kapsamda baktığımızda insan haklarının temel haklar olduğu ve demokrasinin vazgeçilmez ögesi olduğunu hepimiz biliyoruz ancak tekrar ayrımcılık yapılıyor. Burada birtakım ülkeler çokça konuşuluyor fakat birtakım ülkelerdeki temel insan hakları ihlalleri gündem dahi olmuyor, göz arkası ediliyor.”
Emine Nur Günay, bugün Avrupa’da yaşanan önce ırkçılık sonra antisemitizm, İslamofobia ve gelişen aşırı sağ akımın şu anda Avrupa’yı tehdit ettiğine dikkati çekerek, “Peki bunun üstesinden nasıl geleceğiz? Aslında yanıt kolay. Ekonomik, toplumsal ve demokratik kapsayıcılık. Gelir dağılımında eşitsizlik, vatandaşların refahtan aldığı hisse, yalnızca ekonomik değil toplumsal refahtan aldığı hisse adil olmadığı sürece sağlıklı bir demokrasiden bahsetmek çok güç. İşte ülkeler ekonomik ve toplumsal kapsayıcılığı başarırsa, demokratik kapsayıcılık daha kolay gerçekleşecek gerçek demokratik sistemler gündeme gelecektir. O noktada gerçek bir demokrasiden bahsetmemiz çok daha kolay olur.” değerlendirmesinde bulundu.
